Sayfalar

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

30 Ocak 2014 Perşembe

Resimler ...

Resimler, gözlerin tam aksine, kalbin aynası değildir.
Genellikle,  yalan söyler. 
Kocaman gülücüklerle, sarılarak fotoğraf çektirenlerin çoğunun, o sahte mutlu hali, parmağın deklanşöre dokunduğu an kadardır . 
1 kaç saniye...
O resmi verebilmek, orada olabilmek için bir ömür vermişlerdir aslında.
Bir kare resmin içinde olabilmek için,  bir ömür. 
Ne ağır bir diyet. 
Deklanşörden kalkan parmak kadardır  mutluluk halleri , küçücük , ama işlevsel, çıkarcı ve bazıları için akılcı ...
Bir resimde olabilmek kadar,  olmamakta zordur çoğu zaman. 
Çıkarsız olmak, çıkarcı olmaktan daha zor olduğu içln olsa gerek.
Sahteliğe ve yalana alışanlar, gerçek birşeyler gördüğünde anafilaktik şok geçirir. Bir çeşit alerji hali, ruhen alışamaz bu duruma, inanmak istemez .
İnanırsa, doğru bildiği herşey yerle bir olur çünkü. Düzeni bozmaktansa, mutsuz hayatlarına devam etmeyi tercih eder insanlar. 
Değişmek yürek ister çünkü , hem de mangal gibi yürek, o da pek az insanda var olan birşeydir. 
Kan pompalamaktan öteye gidip, ruhu beslemeyi göze alacak kaç beden vardır ki bu dünyada Allah'ın yarattığı...
Az... Çok hemde çok az. 
Gerçekten sarılan el ile, öylesine atılmış et parçası çok farklıdır görene. 
Resim dediğin zor iştir sonuçta. Bir an için bir ömürdür. Herkesin eline alıp baktığı , lak kaplı bir kağıttan ötedir aslında. O derinliğe sahip olmayanların, bakıp göremediği tonlarca ağırlıkta ama kimilerine göre çok hafif bir kağıt parçası . 
Gerçekten bakanların, herkesin derinini gördüğü, diğerlerinin kıyıda boğulduğu cinsten.
Oysa çinlilerin o meşhur sözü aklımıza gelmeli her zaman. Her fotoğrafta...
" Duyduklarının hiçbirine, gördüklerinin yarısına inanma "
Haklılar, en gerçek olan bile, sahteleşiyor gün geçtikçe, nasıl bir yalan ve oyundur bu. 
Dayanılmaz ...
Ama gerçek...
Reddedilemez...
Kısaca hayat diyor ki...
Yerse ! 
Fotoğrafları elinize alınca, birde bu gözle bakın, bakalım ne göreceksiniz...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder