Sayfalar

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

27 Şubat 2013 Çarşamba

Sizin Başka İşiniz Yok mu ?

Bazı insanlar, hayatları boyunca başkalarıyla uğraşmaktan, kendi hayatlarına odaklanmıyor . Bunu iki türlü yapıyoruz. Biri iyi, biri gayet kötü niyetli.
İyi niyetli olanlar, sevdiklerini merkezlerine koyup, onun çevresinde ateşe aşık pervane gibi dolaşıp duruyor.
Art niyetli olansa , pervanenin mumu gibi ama bilerek yakıp, yıkıyor.
Bilmeyenler için, pervanenin hikayesini anlatacağım ki, iyice anlaşılsın. Durumun vehameti, böyle insanlar bu zamanda kalmadı, olanında köklerine Baltayla vurup yok etmeye çalışıyor diğerleri. İyi niyeti görünce, güneşe bakan vampire dönüyorlar belli ki. Kanını emin onu da kendilerine benzetmek için delice bir çaba gösterip, olmayınca yok etmek için uğraşıyorlar top yekün. Çıkarcı yürekleri soğusun diye.
Mutasavvıfların divanında simge haline gelen, muhteşem bir hikayedir bu.
Pervanenin, mum'a olan aşkı, yani ateşe.
Pervane, aşk hasreti ile mum'un etrafında döner, döndükçe coşar, coştukça daha çok döner. Aşkı o kadar büyür ki daha da yakınlaşmak, onun bir parçası olmak, dokunmak ister. Kanadının ucu muma değer, yanan kanadının ucu bile, yakan aşkı olduğu için keyif verir ona. Dönmeye, dokunmaya devam eder. Yana, yana...
En sonunda dokunmak yetmez, aşkını kucaklamak içine alıp saklamak, onunla bir olmak ister. Ateşle bütünleşen bedeni, kavrulur yanar. Düştüğü yerde aşk tadıyla, acısıyla ölür gider. Ve mumun bundan haberi dahi olmaz.
Nazım der ki; Sen yanmazsan, ben yanmazsan, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa...
O da pervane, mum ateşinde yanmış. Ne çare, yazdıkları çok sonra anlaşılmış, ülkesine verdiği değer, önündeki muhteşem yürek.
Pervane olanlar, ne yazık ki ancak, kaybedilince değer kazanıyor bu ülkede.
Yalaka, maraba, el pençe divan, olur efendimcilerden olmak lazım. Gemiyi yürüten kaplan olmak için. Görme, duyma, konuşma , aptala yat, akıllıca kullan seni aptal zannedenleri teknik bu. Ama olmaz, bu her yüreğe uymaz, çürütür. Bunun yerine yanmayı tercih eder kimi deli yürek. Azdır ve çok kıymetlidir böylesi, görecek gözü olana .
Ama pervane olmak zordur. Kanatları yansa da, uçar bazen pervaneler. Ve diğer herkes hasetle kırmaya devam eder kanatlarını, ta ki ölene dek. Bunca iyiliği çevrelerinde görmek bile öldürür onları. Çünkü, her seferinde, kendi kötülükleri yüzlerine vurulur.
Bir insana zarar vermek için, güç gerekir, diğer herşey için sevgi yeter. Ama bunu görmek için, göz, duymak için MANGAL gibi YÜREK gerekir .
İnsan olan sevmeye, sevilmeye, iyiniyete saygı gösterir.
Haset, hellaleşemeyen, insana mal gibi bakanlarsa, durmadan intikam peşinde koşar. Neden ? Sonunda ne kazanacak ? Hiç !
Nefret, bir yüreği törpüleyen en büyük ve en yırtıcı ponza taşı, en sonunda mum kendini yer bitirir . Hiç kimseye ihtiyaç duymaz bunu yaparken.
Her an pusuda, paranoyakça intikam peşinde bir yürek.
Hayatın, bunların hiç birine değmeyeceğimi bilen pervanedir. Yana, yana her gün biraz daha yok olurken bile, incitmez onu yakanı. Lav olup üstüne aksa bile.
Bunca körlük neden ?
Uğraşmanın bir de Haris olan yanı var. Bu da art niyetli taraf.
Çevresinde olan biten herşeyi, kendi faydası için gören insanların tavrı. Fazlasıyla açgözlü ve acıtıcıdır. Sadece kendisi için doğru olanı önemser, başkalarının her yaptığını bu anlamda kontrol eder. Kendinden başkasına güvenmez. Ama herkesin, her yaptığıyla çok ilgilidir ve hep kendi aleyhine zanneder. Ve başkalarını yaralarken düşünmez bile.
İyiliğinde, kötülüğünde kendi uhdesinde olduğuna inanacak kadar yüce görür kendini.
Ve her durumda haklı bulur , kötülük dahi yapmış olsa, iyi bir nedeni vardır.
Haris olmak kötü anlamda kullanılmaz her zaman. Ama ne yazık ki biz, millet olarak, sadece hırsla, doymazlıkla yapılan şeyleri anlıyoruz, algılıyoruz.
Bu konuyu, en iyi ifade eden kitaptan bir alıntı paylaşmak istiyorum. İki anlamıyla da;
Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Andolsun ki, size kendinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız O'na çok ağır gelir. Çünkü O sizin hidâyetiniz, için çok harîstir, mü'minlere karşı çok şefkatli ve merhametlidir. (Tevbe sûresi: 128)

İki harîs doymaz. Biri ilmin harîsi, diğeri de malın harîsidir. (Hadîs-i şerîf-Taberânî)

Ey oğul! Gönlün ferah olup, duânın makbûl olmasını istersen; dünyâya harîs olmayan, her işi Allah rızâsı için yapan âlimlerle berâber ol. (Süleymân bin Cezâ)

Eğer insan hunharca doyumsuz ise, hiç bir sevgi, hiç bir zenginlik onu tatmin etmiyor. Hep daha fazlasını isterken, çevresini nasıl yakıp yıktığını dahi göremeyecek kadar körleşiyor.
Ve çevresindekiler...Ancak çıkarcı ve iki yüzlü tavırlar sergilerse yanında kalıyor.
Ve ne yazık ki , insanlarla çok ilgili, sözde herşeyi anlayan insan sarrafı bu tip insanların çevresindekilerde, bir o kadar yalan. Hatta iki ayrı insanmış gibi. Bu tip insanların en önemli açığını biliyorlar, görmek istediğini göster. Dürüstlüğü boşver. Çıkarların için ne gerekiyorsa, onu yap.
Göstermek istedikleri ve gerçek yüzleri.
Bazı insanların çevresinde, gercekten güvenecekleri çok az insan oluyor. Olanı da, diğerlerinden kalma, güvensizlik çöpünün içine koyup, karıştırıp, eninde sonunda yok ediyorlar. Mum gibi.
Böyle insanların, ya gerçekleri mucizevi bir şekilde görmesi. Ya da gercekten dedektif tutup, nasıl aptal yerine konduğunu, gerçekten ve ayrıntılı öğrenmesi lazım.
Uzaklara bakarken, yakını görmez çoğu zaman insanlar, konduramaz.
Oysa, hayatlar içinde ne hayatlar yaşanır. Aynı evde, kaç kişi, birbirini ne kadar uzun süredir kandırıyordur kim bilir . En masum maskeler altında, hatta her durumda haklı çıkarak ve daha güçlü.
Bir diğeri kendini çok akıllı zannederken, kimlerin eline oyuncak oluyor ? Ama kendi içinde onları korumaya aldıysa, asla şüphelenmez, bir ömür her tarafa bakan gözleri, onların yaptıklarını asla görmez.
Allah, herkese, kim olursa olsun, gerçeğini görme şansı versin.
İki yüzlü çokluktansa, dürüst yalnızlığı tercih etmek daha doğru sanki.
Hiç olmazsa, ne pervane olur yanarsın, ne gün be gün erirsin kendi kendine.
Allah, herkese kim için ne dilerse, on katını versin.
Biraz da akıl, fikir ve vicdan ...

1 yorum:

  1. GÜNEŞ NERDEN DOĞARSA DOĞSUN, AYDINLIK DAİMA BİRİLERİNE BATAR!

    YanıtlaSil